Bu nasıl sevda? Gülüşler hep yarım yamalak
Rüzgar kokunu esirgiyorsa havayı koklamam
Bir nilüfer gibi çamurlarda yetişmiş gibiyim
Yağmur camına vurduğunda da mı gelmiyorum aklına
Heyhat
Sana ne oldu? Boşluğa sürükledin
Bir dilberin dudaklarından süzülmüştü ismim
En güzel dönemlerimdi, bir yanım sökülmüş gibiydi
Canımız yansada alarmı kurup işe giderdik değil mi
Şimdi bütün kabuslarımı resmine gömdüm
Bu şehirin gündüzü gece aga gecesi ölümdür
Gıpta ile bakıyorum kuşlara ne kadar hürler
Bir insan içine çektiği yareni ne kadar üfler
Ulan ciğerlerimi söktüm ne kadar sürecek bu
Ben kalemi kağıda sen kıçını piçine sürtün dur
Keşke olmasaydım ana, hiç bir şehire yakışamadım
Bu yol bana göre değil ama yoldan da çıkamadım
Erkek eteği, kadın yüreği paylaşamazmış
Eminim kadın da erkeğin yerinde olsa eteği paylaşamazdı
Erketedeyim o sokaktan o yavşağın geçmeyecek
Zaten bir bulsam gavatı babamın hatrı dahi geçmeyecek
Bebeğim aşkımız birazcık parçalı bulutlu
Biz ayrılırken radyoda çalan parçayı unuttum
Tevazu gösterince klasın sarsılmaz rahat ol
Bir gün yeşermesin diye içimdeki her zerreni kuruttum
Ben seni yüzünde yastık iziyle uyandığın bir sabahın
Akşamına kadar sarılma ümidiyle beklemiştim
Ama görüyorum ki içimden atamadığım her şeyin içine atladım
Ve hiç demedim yazık çok hırpalandım
Kalbin o kadar kalabalıkki elime bir tırpan aldım
Bana bıraktığın sıkıntı emin ol bir tır kadardır
Seni sevmek ağladıktan sonra ki uyku gibi tatlıydı
Ama için yanarak uyumuşsan berbat uyandırır
İşte bende sana ne zaman uyusam berbat uyandım
Bir gün herkes hak ettiğini bulur diyorlar
Sen beni asla bulamayacaksın